OYUN
KURAMLARI
Çocuklarda oyunların
geçirdiği evreler yaşlarıyla orantılı olarak değişmektedir. Çocuklardaki,
bencil davranıştan işbirliğine yönelme, somuttan soyuta, düşüncelerinde
basitten karmaşığa doğru gelişmeler çocuğun oyununa da yansımaktadır. Piaget
oyun ve zihinsel gelişimi arasında temel bir ilişki olduğunu savunarak, oyunun
zihinsel gelişime dayalı olarak evrelerini incelemiştir. Freud ise, oyunun
çocuğun ruhsal ve kişilik gelişimi üzerinde etkilerini vurgulayarak oyun
evrelerini değerlendirmiştir. Miltred Parten, oyunun çocuğun gelişimindeki
sosyal yönünü incelemiştir(Baykoç Dönmez, 2000).
PIAGET OYUN
KURAMI

1. Duyu Motor Dönemde Alıştırmalı Oyun
(0-2 yaş): Tamamen fiziksel davranışlara bağlı olan çocukluğun ilk evresidir.
Alıştırmalı oyun, 0-2 yaşlar arası dönem olup bakma, emme, elleri açıp kapama
gibi duyu-motor gelişimine bağlı oyun davranışları vardır ve bunlar
tekrarlanmaktadır.
2. Sembolik (Simgesel) Oyun Dönemi (2-7
veya 2-11 yaş arası): Çocuk nesnelerin yokluğunda onları zihinde
canlandırabilmesi ile nesnelerin tüm evrenini ve aralarındaki ilişkiyi
simgeleyebilmektedir. Bu dönemde çocuk gerçekte olan önemli olayları oyunda
kullanır, fakat bu olayların oyunda gerçeğe uyma zorunluluğu olmadığı için
değişikliğe uğrar. Simgelemeye doğru gidilir.
3. Kurallı Oyun Dönemi (11-12 yaş
sonrası): Zihinsel işlevlerin ileri düzeyde olduğu dönemdir. Bu dönemde oyun
kadar oyunun kuralları da önemlidir. 11-12 yaş döneminden sonraki adölesan,
yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerinde de kurallı oyun özellikleri görülür
(yetişkinlikte iskambil, satranç, spor oyunları gibi). Piaget’in gelişimci
görüşlerine göre, oyun yaşam boyu süren gelişim ve öğrenme sürecidir.
SMILANSKY’
NİN OYUN KURAMI

1. Çocuk başlangıçta işlevsel oyunlar
oynar. Bu oyunlar çocuğun çevresindeki nesnelerle ve bedeniyle tekrarlayıcı
oyunlar oynamasıdır. Vurma, çarpma, yere atma gibi basit hareketlerdir. Çocuk
bu oyunda bedensel ve dilsel becerilerini geliştirmeye yönelik alıştırmalar
yapar.
2. İki yaşından sonra çocuk yapıcı oyunlar
oynamaya başlar. Bu dönemde çocuk bir sonuç elde etmek için nesnelerle amaçlı
bir biçimde ilgilenir. Nesnelerle inşa etme, yapı kurma çabası görülür. Ortaya
bir ürün çıkarma söz konusudur.
3. Sembolik Oyun: 2 yaşından sonra çocuk
dramatik oyunlar da oynamaya başlar. Hayali oyun olarak başkalarının rolüne
girer. Çocuk hayali güçleri temelinde sembolik oyundaki etkinliklerle gerçek
yaşamı canlandırmaya çalışır. Hayali bir nesne yer veya olay gerçeğine benzetilerek
yeniden yaşanır.
4. Kurallı Oyun: Daha çok 6-10
yaşlarındaki çocuklarda görülür. Oyun öncesinde kurallar belirlenir. Sınırlar,
sorumluluklar, kazanma ve kaybetme koşulları, yaptırımlar (“yanıp” oyun dışına
çıkarılma gibi) tanımlanmıştır. Kurallı oyunun temelinde sosyal deneyimler ve
başkasının bakış açısını alma vardır. Oyun sırasında kurallar anlaşmayla
belirlenir, değiştirilebilir. Kurallar önce hareketlere uygulanır (kıpırdama,
adımını at gibi).
MILDRED
PARTEN’İN OYUN KURAMI

Amaçsız (Uğraşsız)
davranışta; çocuk oyun sürecinde herhangi bir oyun oynamamaktadır. Oyun
alanında etrafında gerçekleşen olayları seyreder veya oyun alanı içinde amaçsız
bir şekilde dolaşır. Bu sırada arkadaşlarıyla ilgilenmez ve herhangi bir
etkinliğe katılmaz.
İzleyici davranışta;
çocuk oyun süresinde oyuna katılmaz, zamanının büyük bir kısmını diğer
çocukların oyunlarını seyrederek geçirir. Diğer çocukları izlerken konuşup
sorular sorabilir ancak oyuna katılmaz.
Tek başına oyun; çocuk
oyun alanında tek başına, arkadaşlarıyla ilişki kurmadan ve bağımsız olarak
oyuncaklarla oynar. Oyun oynadığı alan sınıf içerisinde iletişim kurabileceği
mesafe içerisindeki çocukların oyun alanından uzaktır ve diğer çocuklarla daha yakın
olmak için herhangi bir girişimde bulunmaz.
Paralel oyun; çocuk
diğer çocuklardan bağımsız olarak oynamaktadır. Çocuk kendi oyunu ile
meşgulken, diğer çocukların arasında olabilir ve alanı paylaştığı diğer
çocuklarla aynı oyuncaklara sahip olabilir fakat oyunsal amaçları
birbirlerinden farklıdır.
Birlikte (kooperatif)
oyun; çocuk diğer çocuklarla beraber oynamaktadır. Oynadıkları oyuna yönelik
bir iletişim içerisindedir. Oyuncaklarını aralarında paylaşabilirler, ne
yaptıkları konusunda birbirinden haberdardır. Bir grup içinde oyun oynarlar.
İşbirlikçi oyun;
oynayan çocuk grubu grup bilincine sahiptir. Oyun sürecinde; oyun amacı ile
rolleri ve konuları ilişkilendirir, oyunun sonucu paylaşılır ve tartışılır.
Grup içindeki çocuklar belli bir amaca yönelik olarak bir araya gelmiştir ve
bir ürün ortaya koymaya çalışırlar(Parten, 1932).
·
Önder, A. ve Arslan Çiftçi, Hande
(Edt.)(2017). Erken Çocuklukta Oyun ve Oyun Yoluyla Öğrenme, İstanbul, Nobel
Yayınları 37-56.
·
Koçyiğit, Serkan ve diğer. Çocuğun
Gelişim Sürecinde Eğitsel Bir Etkinlik Olarak Oyun (2007)16:334.
·
Metin Aslan, Özge. “Anaokuluna Devam
Eden Çocukların Oyun Davranışları ve Oyunlarında Ortaya Çıkan Zorbalık
Davranışlarının İncelenmesi” Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, 2013.